Regl yoksulluğu, regl olan bireylerin bu dönemde kullanmaları gereken menstrüel hijyen ürünlerine maddi ya da fiziksel yetersizlikler nedeniyle erişememe sorunu olarak tanımlanıyor. Bu sorun yalnızca hijyenik ped veya tampon gibi ürünlere erişimsizlikle sınırlı kalmıyor. Temiz suya, çöp kutusuna veya temiz, güvenli bir tuvalete erişememek de regl yoksulluğunun başka boyutları. Regl yoksulluğunu besleyen regl tabusuna da bağlı olarak aslında çok normal bir biyolojik deneyimin travmatik, korkutucu, utanç verici bir hal alması ve bedenden yabancılaşma, kendini kirli veya ikinci sınıf hissetme gibi sorunlar söz konusu olabiliyor. Regl olmaya neden çoğunlukla “olumsuz” bir deneyim gibi bakıyoruz? Bu algı nasıl ve neden oluşmuş? Bu olumsuz algı bizim aldığımız sağlık hizmetlerini nasıl etkiliyor? Regl olan bedenimizle ilgili ne gibi haklar talep edilebilir?
Menstrüel adaleti nasıl tanımlayabiliriz? Menstrüel ürüne, regl bakımı için gerekli kaynaklara ve doğru bilgiye erişim neden bir insan hakkıdır? Devletten bu hakkımızı nasıl talep edebilir ve nasıl savunabiliriz?
Türkiye’de regl olan kişilerin yoksulluk ve tabu deneyimleri, ihtiyaçları nelerdir, bu ihtiyaçlara nasıl politikalarla çözümler üretilebilir?CİSÜ Platformu ve Konuşmamız Gerek Derneği olarak bunları ve aklınızdaki diğer soruları konuşmak için Bahar Aldanmaz Fidan ve İlayda Eskitaşçıoğlu 'nun katılımıyla 12 Ekim Perşembe saat 19.30’da Zoom’dayız.
Formu doldurduğunuzda zoom linki mail adresinize iletilecektir.
CİSÜ Platformu hakkında ayrıntılı bilgi için:
www.cisuplatform.org.tr